14 MAYIS ECZACILIK BAYRAMI BASIN AÇIKLAMASI
Değerli Basın Mensupları,
Bugün 14 Mayıs. Eczacılık Eğitimi veren kurumların çekirdeğini oluşturan ilk eczacılık sınıfının açılarak Türkiye’de bilimsel eczacılığın başlatılmasının yıl dönümü. 173 yıllık zaman diliminde, ilaç ve eczacılık alanında hem niteliksel hem niceliksel anlamda yaşanan tüm değişimlere rağmen, halk sağlığının korunması tüm eczacılarımızın şiarı olmuştur. Bizler tarihsel mirası, toplumsal misyonu ve gelecek vizyonu ile insan yaşamını temeline koyan böylesine kutsal bir mesleğin mensubu olmaktan büyük bir gurur duyuyoruz.
Değerli Basın Mensupları,
2000’li yıllarda başlayan sağlıkta değişim rüzgârı bugün gelinen noktada sağlık hizmetlerini radikal biçimde değiştirmiştir. Biz eczacılar “halk sağlığının korunması” amacıyla mesleğimizi geliştirmeye çabalarken tüm dünya yaşanan küresel dalga hastaları müşteri sağlık hizmet sunum noktalarını da ticarethaneye dönüştürme çabası içerisindedir.
Değişim ve dönüşümünü en çok hissetliğimiz geçtiğimiz yıl içinde, yasa ve yönetmelik değişikliği ile reçetesiz ilaçlara reklam serbestîsi geldi. Gelişmiş ülkelerde bile ilaçların bilinçsiz kullanımı sonucu etkilenmeler yüksek seviyelerdeyken ülkemizde “ Komşunun iyi gelen ilacı” , “Bitkiseldir bir şey olmaz” mantığı ile etkilenmelerin daha çok olacağı aşikardır.
Paracelcus’ un yüzyıllar önce söylediği “Tüm maddeler zehirdir, ilacı zehirden ayıran dozudur” sözü dozunda alınmayan ilacın ne olduğunu daha iyi anlatmaktadır.
En yakın sağlık danışmanı olarak biz eczacılar, ilaçta reklamı değil akılcı ilaç kullanımını destekliyoruz.
Değerli Basın Mensupları,
Avrupa Birliği’ne uyum sürecinde ilaç ve eczacılıkla ilgili bir üst kurulun oluşturulması yıllar önce eczacılık gündemine girmişti. 2 Kasım 2011 tarihinde yayımlanan Kanun Hükmünde Kararname ile özellikle uluslar arası ilaç şirketlerince kurulması istenen ve sektörde uluslar arası standartları hayata geçirmesini bekledikleri Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu kuruldu. İlaç sektörünü yeniden şekillendirecek olan bu değişim ve dönüşüm döneminde ilacın eczane dışına çıkmasına yol açabilecek, ilacı eczacıdan kopartacak her türlü girişime karşı duracağımız bilinmelidir.
Değerli Basın Mensupları,
Yıllardır değişmesi beklenen, ancak bir türlü meclis gündemine gelemeyen, 6197 Sayılı Eczacılık Yasasında Değişiklik Yapılmasına Dair Yasa Tasarısı Sağlık komisyondan geçti ve bu hafta Meclis gündemine gelmesi bekleniyor. Eczane açılışlarına nüfus kriteri getirilmesi, şu anda sayısı 24’e çıkan eczacılık fakültelerine yeni eczacılık fakültesi eklenmesini engelleyecektir. Eczane açılışlarında daha çok büyük illerin ve il merkezlerinin tercih edilmesi, halkın ilaca erişimini zorlaştırmakta, eczacılar açısından da eczane fazlalığı ortaya çıkarmaktadır.
Yasamızdaki değişimleri ve dönüşümleri 5 yıl sonra hissetmeye başlayacağız, ancak, sağlıklı bir hizmetin sağlanması içinde, kamudaki eczacı istihdamı arttırılmalı; istihdam için tekrar atama yöntemine geri dönülerek, 2 Kasım’dan bu yana oluşan kamuya eczacı istihdamındaki belirsizlik ortadan kaldırılmalıdır.
Değerli Basın Mensupları,
Türk Eczacıları Birliği ve Eczacı Odaları olarak, 2009 yılından bu yana, belirli temalar etrafında Eczacılık Haftası olarak kutladığımız 14 Mayıs’ın odağında bu yıl “Bitkisel Ürünler” yer almaktadır. Dünya ölçeğinde değişen “sağlıklı olma” anlayışı çerçevesinde “alternatif tedavi” ya da “destekleyici tedavi” gibi farklı tedavi yöntemlerine ve bitkisel ürünlere yönelik günden güne artan bir ilgi yaşanmakta buna paralel olarak söz konusu ürünlerin kullanımına bağlı ilaç etkileşimleri ve rahatsızlıklarda artış gözlemlenmektedir.
Bitkisel ürünler konusunda ülkemizdeki mevcut uygulamalara bakıldığında, gerek alanın tanımlanması gerekse yasal düzenlemeler ve denetim aşamasında ciddi sıkıntılar olduğu gözlenmektedir. Söz konusu alanda ülkemizde en önemli sorunlardan biri, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı’ndan “takviye edici gıda” adı altında ruhsat alıp bitkisel tedavi edici şekliyle piyasaya sürülen ürünlerdir. Hiçbir standardizasyonu olmayan (ne zaman, nasıl toplandığı, nerede depolandığı, ne kadar madde içerdiği) bilinmeyen bitkisel ürünlerin ve gıda takviyelerinin bireye özgü değerlendirmeler yapılmaksızın, bilimsel yetkinliğe sahip olmayan kişilerce, herhangi bir denetime tabi olmayan mekânlardan ya da radyo, televizyon ve internet gibi iletişim kanalları ile tanıtılmakta, reklâmı yapılmakta ve satışa sunulmaktadır. Söz konusu ürünler içerikleri tam kontrol edilmediği ve denetlenmediği için halk sağlığını ciddi boyutlarda tehdit etmektedir. 2010 yılında yürürlüğe konulan Geleneksel Bitkisel Tıbbi Ürünler Yönetmeliği ile bitkisel ilaçların sunumunda eczanelerin yetkili ve sorumlu olduğu yasal bir çerçeveye kavuşturulmuştur. Ancak bitkisel ilaç tanımı ve sınıflandırması açısından mevzuatta boşluklar bulunmakta, söz konusu ürünler yürürlükte bulunan gıda mevzuatına aykırı bir biçimde, “hastalık” tabir edilen rahatsızlıkları önlediği, tedavi ettiği veya tedaviye yardımcı olduğu şeklindeki halkı yanlış yönlendirecek iddialarla ve ilaç olarak algılanabilecek biçimde ambalajlanarak sunulmaktadır.
Eczacının, temel uzmanlık alanı ilaçtır. Bu anlamda ilaçların üretimi, takibi, saklanması ve reçete edilmesi hakkında ki derinlemesine bilgiye sahip olan “ilaç” olarak değerlendirmesi gereken bitkisel ürünler hakkında da bilimsel eğitim alan yegane uzmandır.
Halk sağlığı açısından yarın daha büyük sorunlarla karşılaşılmak istenilmiyorsa gıda takviyesi adı altında sağlık beyanları kullanılarak piyasaya sürülen, yazılı ve görsel medyada tanıtımı ve pazarlaması yapılan ürünlerin satışı acilen durdurulmalıdır. Sağlığa ilişkin her türlü ürün Sağlık Bakanlığı’nın onayından geçtikten sonra bir sağlık profesyoneli olan eczacı danışmanlığında hastalara ulaştırılmalı, bu ürünlerin satışı yalnızca eczanelerimizden gerçekleştirilmelidir.
Unutmayın HER BİTKİYE GÜVENEMEZSİNİZ, AMA ECZACINIZA GÜVENEBİLİRSİNİZ.
Değerli Basın Mensupları,
Biz eczacılar halkımıza ilaç hizmeti sunmanın, onları sağlıklarına kavuşturmanın mutluluğu ve huzuruyla gece-gündüz demeden çalışıyoruz. Her zaman en iyi hizmeti sunmak istiyoruz, bunun için de var gücümüzle çalışacağız. Sorunlarımız, sıkıntılarımız var ancak geleceğimize umutla bakmak istiyoruz.
Bu anlamda tüm meslektaşlarımızın 14 Mayıs Eczacılık Günü’nü kutluyoruz.
ADANA ECZACI ODASI
Yönetim Kurulu
14 Mayıs 2012 Okunma Sayısı : 2121
Yazdır