14 MAYIS ECZACILIK GÜNÜ BASIN AÇIKLAMAMIZ
Değerli Basın Mensupları,
Bilimsel eczacılığın 183. Yılı Kutlu Olsun.
Ülkemizde Bilimsel Eczacılığın başlangıcı sayılan ilk eczacılık sınıfının açılmasından bugüne 183 yıl geçti.
Biz eczacılar olarak her koşulda ve ortamda 7gün 24saat ülkemizin her köşesinde halkın en yakın sağlık danışmanı olarak kesintisiz hizmet vermeye devam ediyoruz.
Tüm dünyada ve ülkemizde 2 yılı aşkın bir süredir pandemi ile savaş vermekteyiz.Pandemide yitirdiğimiz 76 meslektaşımızı, 24 eczane teknisyenimizi, 2 eczacı odası çalışanımızı, sağlık çalışanlarımız ve vatandaşlarımızı rahmetle ve saygıyla anıyoruz.
Aklın ve bilimin yolundan ayrılmadan aşı ile tedbirler ile pandemiyi yok etmeye çalışıyoruz. Sıfır vakaya kadar,yok olana kadar, mücadele devam etmelidir.
Pandeminin ekonomik, sosyolojik ve psikolojik etkilerini henüz atlatmaya çalışırken yaşadığımız ekonomik darboğaz ve ardından gelen Rusya-Ukrayna Savaşı nedeniyle hem dünyada hem de ülkemizde sıkıntılı günler yaşamaya devam ediyoruz. Tüketici fiyatlarının astronomik arttığı, alım gücünün azaldığı, var olmadığı söylenen enflasyona yenik düşmekteyiz.
Yerli ilaç Sanayi desteklenmeyen dışa bağımlı olan döviz kuruna bağlı ilaç piyasasında ilaca erişimde sıkıntı yaşamaktayız. Üretilemeyen, ithal edilemeyen ilaçlardan kaynaklı biz eczacılar ise en önemli görevlerimizden olan hastaların ilaca erişimini sağlayamamaktayız. Sıkıntılar daha da büyümeden acilen tedbir alınmalı, İlaç Fiyat Kararnamesi baremleri ve karlılık oranları arttırılmalı, ilaç fiyatları yılda en az 2 ya da 3 kez güncellenebilmelidir. Yıllardır güncellenmeyen ilaç fiyat kararnamesi acilen güncellenmelidir.Halkın ilaca erişimi engellenmemelidir.
Sağlık çalışanlarına şiddet son bulmalı. Ne yazık ki sağlık çalışanlarına şiddete her gün bir yenisi ekleniyor. Acilen caydırıcı tedbirler ve cezalar uygulanmalı, sağlıkta şiddet son bulmalıdır.
Kadına şiddet de bir halk sağlığı sorunudur.
Kadına yönelik şiddetin ve ev içi şiddetin kalkması için İstanbul Sözleşmesi kabul edilerek hem yasalarda hem toplumsal yaşamda toplumsal cinsiyet eşitliği hayata geçmelidir.
Dünyada bir çok ülkede olduğu gibi eczacıların verdikleri mesleki bilgi ve hasta danışmanlığı hizmetleri karşılığında meslek hakkı verilmesi ülkemizde sürdürülebilir eczacılık için artık elzem hale gelmiştir.
Eczacılar en yakın sağlık danışmanı olarak kesintisiz olarak eczanelerde, kamu ve özel hastanelerde, ilaç sanayiinde, kamuda, akademide hizmet vermektedirler. Eczacısız ilaç hizmeti düşünülemez. Sektörde eczacılığın alanına giren ama eczacı istihdamı yaratılmayan alanlar kalmamalıdır. Eczacı istihdamı acilen sağlanmalıdır.
İlaç ikamesi olmayan, ticari kabul edilemeyecek elzem bir üründür. İlaçta dışa bağımlılığımız azaltılmalı, yerli ilaç sanayi ve yerli Ar-Ge çalışmaları desteklenmelidir.
‘Yeni bir Eczacılık Fakültesine Daha İhtiyacımız Yok’ 1997 yılına kadar 7 adet Eczacılık Fakültesi bulunurken şu anda eczacılık fakültesi sayısı 60’a ulaşmıştır. 2023 yılı için yüzde 30 eczacı istihdamı fazlasına dikkat çekilmişken, 4000’lere yaklaşan kontenjanlar ve her yıl 2000 den fazla eczacının mezun olması sıkıntı yaratacaktır. Yeni eczacılık fakülteleri açılmadan, kamuda ve eczacının çalışabildiği alanlarda eczacı istihdamı yaratılmalıdır.
Meslektaşlarımız görev yaptıkları eczanelerde, hastane eczanelerinde, kamuda değer görmek istemektedirler. Kamuda çalışan meslektaşlarımızın özlük hakları iyileştirilmelidir. Görev tanımları yapılarak 5 yıllık eğitim alan sağlık çalışanlarıyla birlikte yer almalıdırlar. Üniversite hastanelerinde çalışan meslektaşlarımızın çalışma koşulları iyileştirilmeli, görev tanımlamaları tüm üniversite hastanelerinde standart halde olmalıdır. Emekliliklerine yansıyacak şekilde ödemeleri düzenlenmelidir. Mesleğimizin değer görmesini ve meslektaşlarımızın hak ettiği maaşı ve emeklilik haklarını almalarını talep ediyoruz.
Eczane dışında satılan sağlık ürünleri halk sağlığını tehdit etmeye devam ediyor. Pandeminin etkisi ile internetten satışların da artmasıyla sahte ve güvenilir olmaya ürünler satışa sunularak halk sağlığı tehlikeye atılmaktadır. Gıda takviyesi adı altında aslında ilaç olan ürünler yarar değil zarar getirmektedir. İlaç formunda olan ve etken madde içeren ürünler gıda takviyesi olarak değil ilaç olarak değerlendirilmeli, Sağlık Bakanlığından ruhsatlandırılarak eczacı danışmanlığında yalnızca eczanelerden satılmalıdır.
Teknoloji ve internet mesleğimizi hızla sararken, uzaktan sağlık hizmetlerinde eczacılık ve ilaç hizmetlerinin planlanması, geleceğe hazırlanılması gerekmektedir. Ancak uzaktan sağlık hizmetlerinde eczacılar göz ardı edilmektedir. İlaç tedavinin vazgeçilmezidir. Uzaktan sağlık hizmetlerinde ilaç ve eczacılık hizmetleri de yer almalıdır ve eczacılar tarafından yerine getirilmelidir.
Bizler Varlık bulan, Değer Gören bir eczacılık mesleği için çalışmaktayız. Gelecekte de sorunsuz ve sıkıntısız Eczacılık için hep birlikte çalışmak zorundayız. Dijitalleşme ile mesleğimiz de değişime uğrayacaktır. Bizlerin de geç kalmadan hazırlık yapmaya başlamamız gerekmektedir. Unutulan ve gözardı edilen meslek hakkımızı istiyoruz. Eczacısız ilaç hizmeti olamaz. Eczacılık geçmişte nasıl var olduysa gelecekte de değerini korumalıdır. Eczacıların çalışma alanları arttırılarak, istihdam edilmeleri sağlanmalıdır. En yakın sağlık danışmanı eczacıdır ve ilaç ile ilgili tüm bilgiye sahip olan meslek grubu da eczacılardır.
Biz eczacılar halkımıza ilaç hizmeti sunmanın, onları sağlıklarına kavuşturmanın mutluluğu ve huzuruyla gece-gündüz demeden çalışıyoruz. Her zaman en iyi hizmeti sunmak istiyoruz, bunun için de var gücümüzle çalışacağız. Sorunlarımız, sıkıntılarımız var ancak geleceğimize umutla bakmak istiyoruz.
Bu anlamda tüm meslektaşlarımızın 14 Mayıs Eczacılık Günü’nü kutluyoruz.
ADANA ECZACI ODASI YÖNETİM KURULU