TEDBİRLERİMİZİ ALALIM, DİKKATLİ OLALIM

Değerli Meslektaşlar,

İlaç sanayinin döviz kurunda artışa  karşılık zam beklentisi  olduğunda ilaçların piyasaya verilmediği, hastaların ilaca erişemediği, ürün zam aldıktan sonra sanki hiçbir şey olmamış gibi hemen ertesi günü ilaçların bulunabilir hale geldiğine şahit olduğumuz bir dönemdeyiz.

      Covid-19 Pandemisiyle ilgili ülkemizde de tedbirlerin ve kısıtlamaların başlamasıyla Aile Sağlığı Merkezlerinin ve hastanelerin hasta kabul etmemesi, polikliniklerin kapanması sebebiyle  eczanelerimizde ciro ve reçete sayılarında düşüş yaşanmıştır.Sürecin uzaması, raporlu ilaçlar dışındaki ilaçların çıkışlarında ciddi anlamda azalma olması, miadları kısa olan ilaçlar için miad sorunu baş göstermiş, eczanelerin ellerindeki ilaçların son kullanım tarihinin geçmesi sıkıntısıyla ekonomik anlamda zarar görmelerine yol açmıştır. Yine pandemi dönemi boyunca da ne vade ne de mal fazlası bakımından hiçbir şekilde eczanelere destek olmayan ilaç sanayi, normalleşme ile birlikte mal fazlaları ve vadede deyim yerindeyse “coşmuştur.”

Pandemi süresince ilaç ve sağlık ürünleri sunumunda her zaman olduğu gibi ön saflarda yer alarak devamlılığı sağlayan eczanelerimize ne yazık ki bakanlık ve ilaç sanayi koruyucu ekipman desteğini de sağlayamamıştır. 

Mayıs ayında meslek örgütümüzün ve Eczacı Odalarının Kamu, ilaç sanayi ve ecza depoları ile görüşmeleri olmuş, eczacıların beklenti, talep ve istekleri hem sözlü hem de yazılı olarak ilgili yerlere iletilmişti.

T.C .Hazine ve Maliye Bakanı Sayın Berat ALBAYRAK’a iletilen yazıda, eczacılarımızın ve eczane çalışanlarımızın COVID-19 ile mücadele güvenle hizmet vermeye devam edebilmesi ve ödeme dengelerinden kaynaklı olarak bozulan eczane ekonomilerine katkı sağlayabilmesi amacıyla koruyucu tedbir ve teşviklerin başlatılması,

Bu doğrultuda,

SGK tarafından eczanelere yapılan geri ödemelerde uygulanan eczanelere indirim (iskonto) oranlarının bu süreçte kaldırılması,

SGK’na sıfır iskonto uygulayan meslektaşlarımızın reçete başı hizmet bedellerinin iki katına çıkarılması,

İlaç fiyatlarına göre değişen orandaki yüzdesel karlılıkların her üç kademe için 5 puan arttırılması

Meslektaşlarımıza ve eczane çalışanlarımıza koruyucu ekipman sağlanması noktasında ilgili Bakanlıkların kaynak bulabilmesi için bütçe ayrılması,

Uygun görülen ilave teşvik ve desteklerin süratle hayata geçirilmesi konularında taleplerimiz iletilmişti.

İlaç sanayicileri ve depocuların eczanelerin ekonomik küçülme ve giderek çöküşüne neden olan değil, tedarik zincirinin bir aktörü olarak bizlere destek olan bir tutum içinde olmalarını beklemekteyiz.

İlaç sanayinden beklentimiz basit ve net iken taleplerimize yanıt alamadık. En azından Mart, Nisan, Mayıs ayları ödemelerimizin yıl sonuna kadar yapılandırılması meslektaşlarımıza katkı sağlayacaktı. Satış odaklı, eczacıyı düşünmeyen, taleplerini karşılamayan ilaç sanayi, COVID-19 ile ilgili ikinci dalga geldiğinde meslektaşlarımızın zaten satışları azalmış, satış hareketi olmayan ilaçlarında miad sorunu baş gösterecektir. Bu zorlu dönemde ilaçların iadesini kabul etmeyip, tüm yükü bizlerin sırtına bırakan ilaç sanayinin, sırf kendi satışlarını arttırmak ve bütün riskleri eczacıların üstüne bırakmasına dur dememiz gerekiyor. Hareketi olmayan ve satışımızda yer almayan ilaçları almamamız gerekiyor. Önümüzdeki sürecin ne getireceği belirsiz olduğundan mal alımlarımızda dikkatli ve tedbirli davranmamız gerekmektedir. Zorlu pandemi sürecinde ne koruyucu ekipman bakımından ne de meslektaşlarımıza moral kazandıracak uygulamalar bakımından desteklerini esirgemişlerdir. Bu nedenle meslektaşlarımızın uzun vade, mal fazlası gibi yapılan göz boyamalarla satılması sıkıntı yaratacak, satılamayacak ürünleri almamaları gerekmektedir.

     Bizler “En Yakın Sağlık Danışmanı” birinci basamak sağlık hizmet sunucusu olarak görevimizi yerine getirirken, bize danışan hastalarımıza sağlık ürünleri hakkında da ayrıntılı bilgi vermekteyiz.

Halka en yakın ,En güvenilir sağlık noktası olan eczanelerimizde  sağlıklı yaşam ürünü olarak eczanelerde marka değeri kazanıp, bilinirliği artan bu ürünler daha çok para kazanma arzusuyla üretici firmalar tarafından eczane dışındaki satış noktalarında satılmaya çalışılmakta ve halk sağlığı hiçe sayılarak bilnçsizce tüketimi reklam ve benzeri ögelerle  artırılmak istenmektedir.

         “Sadece Eczanede” şeklinde lanse edilip eczane dışına çıkmaya başlayan OTC olarak nitelendirilen ve sağlıklı yaşam için kullanılan gıda takviyeleri de bilinçsizce raftan alınarak tüketilmemeli, eczacı kontrolünde halka ulaştırılmalıdır.

 Sadece eczanelerde” şeklinde başlayan, daha sonra da gerek marketler gerekse e-ticaret sitelerinde satışa giden süreçte, sadece bir firma ve onun bir ürünü değil, bir çok firma da ürünlerini eczane dışına çıkarmak için beklemektedir. Bu tür sağlık ürünlerin ve ilerde OTC ilaçlarının nerelerde halka sunulacağının belirleneceği bir dönemde yaşıyoruz

     Hatırlayacak olursak eczanede sağlık  ürünü olarak başlayıp, eczane dışına çıkarılan ve firması   tarafından “kozmetik ürün” olarak yeniden lanse edilen ürün ile ilgili bir süreç yaşamıştık. Şimdi bu ürün büyük-küçük tüm marketlerde ve eczane dışı diğer satış noktalarında satılmaya başlamıştır. Sadece kar amaçlı ,tüketim  odaklı bu anlayış halk sağlığını  bilinçsiz kullanım nedeniyle ciddi şekilde olumsuz etkileyecektir.Medyada yer alan reklamlarla ,gıda takviyeleri ve öncesinde sağlık ürünü olarak markalaşan sonra da aslında bu ürün kozmetik ti gibi  yeniden sunulan bu tür ürünler internet dahil belirsiz satış koşulları ve fiyatlarıyla halk sağlığını ve eczanelerimizi olumsuz etkilemektedir.

 “Sadece Eczanelerde” şeklinde lanse edilen ürünlere dikkatli yaklaşmalıyız. Eczanelerde değer kazanıp, artık marketlerde satılmaya başlayan ürünlere dikkat etmeliyiz. Kota anlaşması, firma kampanyalarına katılmamalıyız. Çünkü fiyat rekabeti, nedeniyle halkın markette, internette daha ucuza bulacağı her ürün bizleri olumsuz etkileyecektir. “Sadece Eczanelerde” olarak lanse edilen ürünlerin eczane dışına çıkarılmasını engellemek hepimizin elinde. Marka değerini ve bilinirliğini biz eczacıların üzerinden kazanıp, daha sonra marketlere düşen ürünleri bizlerin de artık raflarımızda bulundurmamamız gerekmektedir. Markete düşen bu ürünlere lütfen dikkat edelim, dikkatli davranalım. Kampanya, kota anlaşması gibi göz boyamalara aldanmayalım. Eczacıların emek ve gayretleriyle pazar ve değer kazanıp daha sonra eczane dışında satılmaya başlayan ürünlere karşı tepkimizi, karşı duruşumuzu gösterelim.

Destekleriniz ve hassasiyetiniz için şimdiden teşekkür ederiz.

 

ADANA ECZACI ODASI YÖNETİM KURULU


24 Temmuz 2020     Okunma Sayısı : 1441     Yazdır